Füsun (Kızım olursa onun adı)
Sevdiğim tüm renklerden geçiyorum birer birer. Dokunuyorum parmak
uçlarımla kalplerine. Yüklendikleri duyguları hissetmem lazım biliyorum.
Siyahtan
geçiyorum ilk. Parmak uçlarım yanıyor adeta. Ne kadar acı hüzün günah
varsa gizlenmiş ruhunda. Yüreğim yüreğinde attı bir süre ağladım...
Zor
dedim siyah olmak zor. Zor ve mağrur. Dik tut başını siyah olamaz herkes
taşıyamaz bunca yükü. Güçlüsün sen. Uzaklaşırken yanacağımı bile bile
öpüyorum siyahı kavruluyor dudaklarım...
Yeşile dokunuyor
parmaklarım şimdi. İçime akıyordu dünyanın tüm nehirleri bilmediğim
güneşli ülkelerin üstünde uçtum herkes selam söyledi yeşile. Ne mutlu
dedim yeşil olmak güzel huzurlu. Burda kalmalıyım belkide...
Bunu
düşüne düşüne mora geçti parmaklarım istemsiz. Mağrurdu mor
asildi. Kralların asaleti sinmişti üstüne biraz tepeden bakar gibiydi
bana. Yüreğin dedim yüreğini görmem lazım seninle kalabilmem için. Yalnız
kalmak istiyorum dedi esefle. "Asiller hep yalnızdır sen de yalnız
kal". Düşündüm elini sıktım asaletle "olmaz" dedim yalnızlık zor .El
salladı arkamdan "mutluluk" diledi içinden duydum...
Sarıya
yürürken mutluydum. Parmaklarım dans etti adeta sarıyla. Beni
çocukluğumdaki sarı kumlarda oynattı güneşle tanıştırdı papatyalardan
taç yaptı elleriyle. Çocuk gibiydi; neşeli uçarı haylaz. Dünyanın tüm
kederinden uzak gibiydi. Seni sevdim dedim "kal" dedi aniden! "Kalamam"
buraya ait değilim dedim içimden. Döndüm arkamı tüm çocukluk anılarımı ve
oyuncaklarımı emanet ettim ona. Biliyorum diğer emanetlerin arasına
koydu benimkileride. Benim gibi yolunu kaybetmiş bir yalnıza sunmak üzere
koydu yüreğine bunuda. "Hoşçakal ve hep böyle kal sarı"...
Yürümeye
devam ediyorum hangi renge gittiğimi göremeden. Gözlerimdeki ışık
engelliyordu görmemi. "Beyaz" dedi içimdeki ses gizlice. Ürktüm. Bu kadar
sakin dingin bomboş bir ortamda çırılçıplak hissettim kendimi. Miyonlarca
göz gezdi üstümde ifadelerini görmediğim milyonlarca yüz sustu. Boşlukta
yapayalnız duygusuz ve ruhsuz kaldım. Sevdim bir an bunu. Acı yoktu kaygı
sıkıntı. Arınmıştım her şeyden. Sevinçte yoktu ama nötrdüm tamamen...
"SİYAH"
dedim içimden aniden. Siyah sarmalar beni. Acımı bilir beni
anlar. Konuşmaz sormaz ama dinler bilir dedim. Geri döndüm sessizce aynı
yollardan. Selam verdim usulca tüm renklere ve veda ettim içimden. Siyahın
kapısında buldum kendimi. Gel demedi geldim demedim sarıldık
sadece. Biliyorum beni bekliyordu hiç söylemesede. Ve ben bilmeden ne çok
özlemiştim onu.
Durduk bakıştık ve geceye karıştık aniden. Şarkılar sustu hayat durdu mutluydum...
Oğuzhan...bir gün mutlaka doğacaklar...
YanıtlaSilMerveeeeeeeeee.... Oğuzhan kim?
SilBir gün doğacak olan oğlum ...
YanıtlaSil