Çevrenizdeki bi insalara baktınızmı hiç! Başkası içn ev alan, başkası içn araba alan, başkası için giyinen... Peki bizler neden hep başkasını düşünüor ve başkası için yaşıyoruz? Aslında beni burdaki hüzünlendiren şey, bazılarının şu iç dünyada bir gün bile kendisi için yaşamıyor ama yaşadığını zannediyor olmasıdır. Bedeninin zannetmesini sağlayarak da kendini kandıryor ve 'kendine yalan söylüyor'. Bu duygular içnde olanlar ve kolay yoldan köşeyi dönmek isteyenler kasırgayla karşılışıyorlar. Biz buna hani bi tabir vardır ya onu söyleriz , imaj kasırgası.
Onun için yaşanmalı, başarılı olmalı, zaten istemesekte imaj sayesinde istediğimiz yere geliriz düşüncesi, sadece gülüyorum buna ben. Yanlış yapıyorlar, çünkü NEDENİ ne biliyormusun; imaj sizi bilgilendirmez, deneyim kazandırmaz, kültrünüz ve sizi içindeki (sen) var oluşunu medenileştirmez, sadece dış görünüşünüz işte "ye kürküm ye" olur o kadar iştee. Bunun ötesinde birşey beklenmemelidir. Düşünüyorumda peki imaj kötü bir şey mi? Hayır. İmaj kötü birşey değildir. Hayatmızda olmalı ama, ilk karşılaşmada, ilk görünüşün insanlar üzerindeki etkisini bilim kanıtladı bunu biliyoruz. Zaten ben de bu bilgileri görmezlikten gelip, ört bas etmeye çalışmıyorum. Bazen açılmaz dediğimiz kapıları onun sayesine açarız "imaj". Mesela; üniversiteyi bitirdik, kurslara gidiyoruz kendimizi geliştirip bilgilendiriyoruz. Bu  şekilde bizim gibi bir çok bizden büyük kişiler üstün konuma geldi. Geldi ama yaşımız genç olduğu için bizi dinlemeyebilir, tenezzül etmiyor olabilriler, ya da etmiyorlar. İşte bu durumda ben karşımdaki kişiye haddini bildirmek, ona hayat dersi vermek için, otoritenin rengi olan (bence) lacivert bir takım elbise, mantığın rengi mavi gömlek ve tuttuğunu kopartıcağımı gösteren kırmızı bir kravat takıyorum :). Bu sayede de benden büyük inslara sözmümü dinlettiriyorum, yanlışını gösteriyorum... Heeeeee! Bu söz dinletme olayını abartmamayı biliyorum sanırm; çünkü sadece "30 saniye". Bu aşamayı 30 saniye geçtikten sonra bilginizle deneyiminizle var olacakısnız bunu biliyorum. Eğer ki kafaya vurunca ses çıkıyorsa sorun var; vay o kişinin haline :). Neden mi vay haline dedim? Demeki kişinin imajdan önce bilgiye ihtiyacı var da o yüzden. Bilgisiz kişi dışardan sadece yapay gözükür. Suni imajda er ya da geç çekirge gibi  bir sıçrar, iki sıçrar, üçüncüde sıçrayanın elinde patlar :D... Yani bunlarla beraber, O giyiorsa bende giyerim, o modaysa bende takarım. Başaksı yapıyorsa bu sizin yapmanız gerektiği anlamına gelmez. İnsan bedeni bu benzetmelerden kurtulmalı diye düşünüorum ve BEN olamlı; o zaman her şeyinde tadından yenmez, var olan insanında :) ...

SHARE ON:

    Blogger Comment

0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.