***

Sen kendini darağacında sallandırmaya yeltenirken bile,
Ben,
Sen kadar ipotekliyim durmadan kanattığım dudaklarımın arasında…
Haydi yağmura gelin ettiğim kirpiklerimi arala sevgilim
Arala ki;
Sevdamı ısıtan güneş kapalı kalmasın kararttığım bulutlarımla
Uykusuzluğa esir düşen gözkapaklarımın altında kal… .
Boğazıma sarılan onca hüznün arkasındaki bilinmezlikler olanca kiri ile yakamda,
Bende bıraktığın her dilsiz cümleyle birlikte,
Bizi uzak iklimlere uğurluyorum sevgilim…
Ben bilmediğim düşleri yakalama gayretine düşmüşken yarınlarımda,
Yağan temmuz yağmurunun mis kokulu damlalarında buram buram sen kokuyorsun içime çekiyorum dudaklarımdaki ıslaklığı…
Bastırılmış, Çekingen,
Yarım yamalak özgürlüğün kanatları arasında;
Talan edilmiş yüreğimin,
Minicik bir boşluğuna hiçliğimi iliştiriyorum…
Sendelerken yorgun ayaklarım
Sen ölümü daya dudaklarıma ki;
Söz söyleyecek halim kalmasın,
Suçüstü yakalanmış duygularımla kalakayım ,
Çığlık çığlığa dökülsün sevdam kendiliğinden kâğıtlara…
Gözbebeklerimden devrilsin arşa,
Tekerrürden ibaret olsun göçebeliğim…
Dudaklarımda birikmiş tüm yamalı cümleleri,
Suskunluğuma ilmekliyorum tek, tek…

SHARE ON:

1 yorum:

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.